Karadeniz Ekonomik İş Birliği Parlamenter Asamblesi (KEİPA) Sosyal ve Beşerî Politika Komisyonu’nun 64. Toplantısı, 13 ülkenin katılımıyla Sinop’ta başladı. Toplantıda engelli bireylerin eğitimi ve istihdamı ele alındı.
Karadeniz Ekonomik İş Birliği Parlamenter Asamblesi (KEİPA) Mayıs ayı toplantısı, KEİPA Sosyal ve Beşerî Politika Komisyonu kapsamında Sinop’ta gerçekleştirildi. Toplantıya 13 ülkenin temsilcisi katıldı. Engelli bireylerin eğitimi ve istihdamına yönelik mevcut uygulamalar ile stratejilerin görüşüldüğü toplantı, 10–16 Mayıs Engelliler Haftası’yla aynı döneme denk gelmesi nedeniyle ayrıca önem kazandı.
Toplantının açılışında konuşan Sinop Valisi Mustafa Özarslan, Karadeniz Ekonomik İş Birliği Örgütü Parlementer Asamblesi’nin toplantısına Sinoplular olarak ev sahipliği yapmaktan duyduğu memnuniyeti dile getirerek şunları söyledi: “Sizleri Karadeniz’e 175 kilometre sahil şeridi bulunan, kadim bir Anadolu şehri olan Sinop’ta misafir etmekten büyük bir onur duyuyoruz. Doğa, kültür ve tarih şehri Sinop’umuza hepiniz hoş geldiniz.”
Sinop’un tarihi ve kültürel zenginliğine de değinen Özarslan, “Sinop, geçmişte olduğu gibi bugün de farklı medeniyetlerin, kültürlerin ve inançların barış içinde yaşadığı nadide bir coğrafyadır. Bu şehrin ruhu, KEİPA’nın temsil ettiği karşılıklı anlayış, diyalog ve barış ilkeleriyle derin bir uyum içindedir. Bu açıdan Parlamenter Asamblesi toplantısının Sinop’ta yapılması sembolik bir anlam taşımaktadır” ifadelerini kullandı.
Özarslan, KEİPA’nın, sadece ekonomik kalkınma değil, bölgesel istikrar, çevresel sürdürülebilirlik, enerji güvenliği, kültürel etkileşim ve halklar arası dayanışma alanlarında da kayda değer ilerlemelere öncülük ettiğini vurguladı. “Parlamenter diplomasi, bu sürecin meşruiyetini ve halklarla bağını güçlendiren en önemli enstrümanlardan biridir” dedi.
AK Parti Sinop Milletvekili ve KEİPA Türk Delegasyonu Üyesi Nazım Maviş, toplantının 10–16 Mayıs Engelliler Haftası’yla aynı döneme denk gelmesinin anlamlı olduğuna dikkat çekerek, şunları söyledi: “Toplantımızda ‘KEİPA Üye Devletlerinde Engelli Bireylerin Eğitimi ve İstihdamının Artırılmasına Yönelik Mevcut Uygulamalar ve Stratejiler’ başlığını ele alıyoruz. Bu özel hafta, yalnızca Türkiye’de değil, KEİPA üyesi birçok ülkede de etkinliklerle kutlanmakta; engelli bireylerin topluma eşit katılımı yönünde farkındalık oluşturmayı hedeflemektedir. Engelli bireylerin yalnızca korunması değil, topluma tam ve etkin katılımlarının sağlanması hepimizin ortak sorumluluğudur. Engellilik, bir eksiklik değil; hayatın doğal bir gerçeğidir. Mesele, bu gerçeğe birey olarak, toplum olarak ve devlet olarak nasıl yaklaştığımızdır.”
Eğitim ve istihdamın engelli bireylerin toplumsal yaşamda yer almalarının temel unsurları olduğunu vurgulayan Maviş, Türkiye’nin bu alanda önemli adımlar attığını belirterek şu bilgileri paylaştı: “2023-2024 eğitim-öğretim yılında 450 bine yakın özel gereksinimli öğrenci, özel eğitim okulları veya kaynaştırma sınıflarında eğitim aldı. Özel eğitim kurumları yaygınlaştırıldı, bireyselleştirilmiş eğitim planları geliştirildi. Öğretmenlerimiz kapsayıcı eğitim anlayışı doğrultusunda hizmet içi eğitimlerle desteklenmektedir. İstihdam alanında ise İş Kanunu ile getirilen kota uygulaması sayesinde kamu ve özel sektörde engelli bireylerin istihdamı zorunlu hale gelmiştir. Bu kurala uymayan işverenlere yaptırımlar uygulanmakta ve bu gelirler yine engelli bireylerin desteklenmesinde kullanılmaktadır.”
KEİPA Türkiye Delegasyonu Başkanı Fatih Dönmez, toplantının açılışında yaptığı konuşmada engelli bireylerin eğitimi ve istihdamına yönelik mevcut uygulamaların önemine değinerek, şunları söyledi: “Üye devletlerdeki engelli bireylerin eğitiminin ve istihdamının artırılmasına yönelik mevcut uygulamalar ve stratejiler, biz parlamenterler için yalnızca bir sosyal politika başlığı değil, aynı zamanda toplumsal adaletin, eşitliğin ve insan haklarının hayata geçirilmesi bakımından da son derece önemli bir konudur.”
Dönmez, toplantının Engelliler Haftası’na denk gelmesinin anlamlı olduğuna dikkat çekerek, “Haftanın sunduğu farkındalık ortamı, komisyonumuzun çalışmalarına daha geniş bir perspektiften bakabilme imkanı sunarken, ortak çabalarımızın görünürlüğünü de artırmaktadır. Bu alandaki mevcut uygulamaların değerlendirilmesi ve geleceğe yönelik stratejik adımların ele alınması açısından somut bir zemin oluşturulmaktadır” dedi.
Dönmez, engelli bireylerin toplumsal hayata eşit, etkin ve onurlu bir şekilde katılmalarının, demokratik ve çağdaş toplumların temel önceliği olması gerektiğini vurguladı. “Her bir bireyin potansiyelini gerçekleştirmesini sağlamak, yalnızca bireyin değil, toplumun da güçlenmesi anlamına gelmektedir” şeklinde konuştu.
