Sinop’un manevi değerlerinden biri olan Seyyid Bilal Türbesi’ni, yerli turistlerin yanı sıra yabancı turistler de ziyaret ediyor.

 

Sinop Kültür ve Turizm Derneği Yönetim Kurulu Üyesi Cemalettin Kaya, Seyit Bilal Hazretleri Türbesinin Müslümanlar için önemli bir ziyaretgah olduğunu ifade etti. Sinop limanına demir atan kaptanların gemiden indiklerinde türbeyi ziyaret ederek selamlamadığını ve şehirden ayrılmadan önce tekrar ziyaret ederek helallik aldığını anlatan Kaya, ayrıca öğrencilerin sınavlardan önce, evlenen gelin ve damadın Seyyid Bilal Hazretlerini ziyaret ederek helallik almalarıyla ilgili türbenin ‘dinen büyük bir şahsiyetin evi’ olduğunu ifade etti.

 

Kaya, “Kendisini şehit eden tekfur ile birlikte aynı türbeyi paylaşması günümüzde en çok ihtiyaç duyulan hoşgörünün örneğidir.” dedi.

 

Seyyid Bilal Kimdir?

Cemalettin Kaya,  Seyyid Bilal Hazretlerinin Sinop’a sığındığı sırada yaşadığı savaşı anlattı. Kaya; “İstanbul’un M.S. 675’te Ömer İbn-i Abdülaziz tarafından kuşatılması sonrası Seyyid Bilal Hazretleri bu kuşatmadaki gazilere yardım etmek amacıyla Kafkaslardan topladığı denizcilerle birlikte gönüllü Türk savaşçıları sağlamıştır. Bu gönüllü savaşçılar ile Karadeniz kıyısından İstanbul’a hareket eden Seyyid Bilal, yolculuğu sırasında hava şartları nedeniyle Sinop limanına girmek zorunda kaldı. O günün şartlarına göre vergisini de ödedi ve askerleriyle birlikte Sinop’ta geçici olarak kalmak istedi. O zamanlar kışla olarak kullanılan bu günkü Alâeddin Camii’de, yorgun ve hasta askerleriyle konaklayarak dinlenmeye çekildiler. Ancak Sinop Tekfuru ve askerleri, Seyyid Bilal ve ekibini gözledi ve durumlarından kuşkulandı. Bu kuşku üzerine Tekfur ve askerleri, bir gece baskını düzenledi. Seyyid Bilal ve Türk askerleri, bu baskına karşı koydular. Çıkan bu çatışmada sayılarının az, yorgun ve hasta olmaları gibi nedenlerle çoğu asker şehit oldu. Bu savaş sırasında, bu gün Hükümet Konağının bulunduğu meydanda Seyyid Bilal, şehri terk etmek üzere çarpışırken, çatışmanın en şiddetli anında Sinop Tekfurunun kılıç darbesiyle başı koptu. Son bir azimle düşen başını koltuğuna alarak şu anki yeri Seyyid Bilal Camii’ye kadar koştu. Olay, Sinop Tekfuru ve orada bulunanlar tarafından hayretle izlenmiştir” dedi.

TEKFUR; “BEN BİR ERMİŞ KİŞİYİ ÖLDÜRDÜM”

Tekfurun olaydan çok etkilendiğini belirten Kaya; “İnanılması güç, gerçek dışı görünen bu olay karşısında, dini inancı olan ahali ve tekfur, bu durumdan korkmuştur. Tekfur hemen çatışmayı durdurmuş ve böyle ulu bir kimseyi öldürdüğü için ahali ve uyruklarının gözünde saygınlığını yitireceğini anlayarak yaralı Müslüman savaşçılara iyi davranmış ve şehitlerin İslam gelenek ve göreneklerine göre gömülmesine izin vermiştir. Şehitler arasında Seyyid Bilal Hazretleri ve kardeşi Seyyid Ali Ekber Hazretleri de bulunmaktadır. Tekfur neden olduğu bu acıklı olaydan son derece pişman olmuş ve “Ben bir ermiş kişiyi öldürdüm, Allah’ın beni affetmesi için Seyyid Bilal Hazretleri’nin üzerine bir çatı örtülsün ve onu görmeye gelenler beni çiğneyerek geçsin, belki o zaman affolurum” demiş ve şimdiki Seyyid Bilal Türbesi yapılmıştır. Ölümünden sonra Sinop Tekfuru, türbenin kapısının eşiğine gömülmüştür. Şimdi türbeyi ziyaret eden vatandaşlar, caminin kapısından girdiğinde Sinop Tekfurunun mezarını çiğneyerek türbeyi ziyaret ediyor. Sinop, M.S. 1214 yılında kesin olarak Türklerin yönetimine geçtiğinde, türbe Selçuklu mimarisine göre yeniden yapılmış, fakat kapısının yönü değiştirilerek şimdiki yerine alınmıştır. Seyyid Bilal Hazretleri’nin askerleriyle konakladığı yere ise Selçuk Türkleri Alâeddin Camii’ni yapmışlardır” dedi.

 

İstanbul’da yaşıyan Sinoplu Yaşar Bal, tatillerinde sık sık Sinop’a geldiğini ve bu türbeyi ziyaret etmeden dönmediğini ifade etti. Bal, “Dinimiz açısından çok önemli bir şahsiyettir Seyyid Bilal. Fırsat buldukça kendisini ziyaret ederim” dedi.

 

Editör: TE Bilisim